Bir evde
yaşanan hayatı o evin dış fırçalığına bakarak anlarsın. Çok önemli bir
eşyamızdır diş fırçalığımız. Her gün defalarca ziyaret ettiğimiz lavabonun
kenarında her gün defalarca bize bizi anlatır istesen de istemesen de,
münasebetsizce. Hem de.
Evlisi
bekarı hiç fark etmez herkesin hayatında çok önemlidir dış fırçalığı. Amma bekarların
hayatında çok mu daha önemlidir acaba?
Orada tek
başına duruyorsa eğer ki diş fırçan,
Yüreğin boş
demektir. Yüreğin dolu dahi olsa, sevdalınla ayrı düştün demektir.
Amma eğer ki
varsa yanında şöyle renkli menkli bir yareni diş fırçanın,
Yerinde
demektir yüreklerin keyfiyse.
Bir sevdiğin
sevenin olur bir gün. Birkaç ziyaret önce. Sonra, sevgi coşuyorsa eğer,
keyifler de yerindeyse eğer,
Birkaç
ziyaret zamanla olur sana gelip gitmeler. Hep. Sürekli. Hem de.
Gelen,
İlk diş
fırçasını bırakır geldiği evde. Gelecek ya, daha da ha bire. Pat, bir misafir
geliverir kendi diş fırçanın yanına. Gelen iyi bilir artık geleceğini hep o
eve. Seviyorsa eğer ki. Seviliyorsa da.
Biri mavi
biri pembe. Biri yeşil biri mor. Farklı tipler.
Biri erkek
biri kadın.
Sonra,
Bir sonraki
akşam bir sonraki sabah,
Ne zaman ki
geçersin lavabonun başına, sevdiğinin diş fırçasıyla göz göze gelirsin bir an.
Bir tebessüm
yayılır yüzüne.
İyi ki var
yahu hayatımda dedirten nevinden. İçin ısınır birden. Bir diş fırçası
ısıtabilir mi içini? Isıtır. Çok ısıtır hem de.
Galiba daha
da çok seven mi ister ağırlamayı sevdiğini evinde? Olabilir.
Sevgi çok
misafirperverdir çünkü, belki de nedeni ondan. Daha çok seven mi kalkar gelir
evinden? O da olabilir bak. Misafir hissettirmez kendini sevgi, sevdiğinin
evinde.
İlk gün,
O gün,
düğünlerinin ilk günüdür sevdiğinin diş fırçasıyla senin diş fırçan bir araya
geldiğinde. Büyük bir neşe. Büyük bir heyecan. Büyük bir sevgiyle.
Sonra,
Yine bir
gün,
Büyük bir
üzüntüyle büyük bir keyifsizlikle büyük bir kırgınlıkla büyük bir acıyla,
Son
demlerini yaşarlar önce birlikte,
Sonra da yok
olur gider bir gün o diş fırçası sevgiler eksildiğinde, ümitler azaldığında,
kafalar karıştığında ya da bazen en acısı ki yaşamlar sona erdiğinde.
Bir gün
ayrılırsın. Nedense bir gün ayrılınır illaki. O neden mutlaka gelir bulur seni
zaten. O neden bu neden, sonuç itibariyle biri diğerinden önce çıkar gider
ilişkiden.
Genelde,
Daha az
seven ayrılır denir. Amma ayrılan ne kadar severek ayrılmıştır bilinmez. Belki
de çok sevgi ayırır. Bilinmez. Belki de çok seven korumak isterde ayrılır
sevdiğinden. Belki de korkar mı acaba zarar verecek diye sevdiğine ilişkisinden?
Bilinmez. Kalan kendini bilir bir tek. Gideniyse hiçbir zaman bilemez.
O gün o an
gelir.
O günse, o
an en zorudur. Eğer ki ayrılmışsan severken.
Alırsın eline
diş fırçasını sevdiğinin, baka kalırsın bir an. Bazen o an uzun bir zaman.
Yüreğinde
sevdiğin,
Dir,
O diş
fırçası aslında o an. Ondan evde kalan son izdir. Gözünün gördüğü.
Gönlünüyse
kör eylersin sevdiğini görmemek için belki de günler evvel seviştiğin yatağında
bile. Onun oturduğu köşede. Onunla dans ettiğin halının üstünde. Beraber sohbet
ettiğiniz mutfak masasında. Sarhoş olduğunuz kanepenizde. Her yerde onu
görürsün. Sevgi manyak bir şeydir. Körü bile görür eder özlemiyle.
Gönlünü kör
ederken,
Gözünü de
kör etmek istersin. Yok etmek istersin izlerin hepsini. Önce kıyamazsın. Sonra kıymamak
için kendine, kıyıverirsin izlere.
Elin uzanır,
Atıverirsin.
Çöpe. Çöpü evde bile tutmazsın,
Çöp de doğruca
çöp kutusuna kapının evinin önüne.
Bir insanda
daha doldurmuştur miadını yaşamında. Diş fırçalığında tek başına kalmıştır
kendi diş fırçan. Yine.
Çok
renklilikse, tek renge dönüşmüştür yeniden.
Kendinle
kalmışsındır baş başa yeniden.
Hep
düşünürüm,
Özler mi
acaba kalan diş fırçaları çöpe gidenleri diye?
Özlerler
bence. Sevmişlerse hele, ne çok özlerler kim bilir hem de.
Sakın diş
fırçalığı deyip geçmeyin.
O evin en
küçük eşyalarından biri,
Amma,
Aslında,
O küçücük
diş fırçalığında yaşanır,
Bütün aşkların
bütün sevgilerin bütün ayrılıkların,
Bütün
düğünlerin,
Bütün
cenazelerin,
Hikayesi.
Sadece bir diş
fırçalığı demeyin sakın,
Bir ömrün,
Bir aşkın,
Yüreklere
sığamayacağı kadar kocaman öyküsü,
Sığıveriyor,
O küçücük
kutucuğun içine.
Diş fırçalığınızın
rengarenkliği hiç bitmesin derim.
O renkler,
Yüreğinizin ve
yaşamınızın,
Aynasıdır
sizin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder