2 Temmuz 2017 Pazar

TURP SUYU

TURP SUYU

Yürüyüşe turp suyu sıkıyorum. Solcuyum çünkü.
Yemem.
1970’lerden beri ta Deniz, Hüseyin, Yusuf asıldığından beri solcuyum.
14 yaşımdan beri solcuyum. O gün okumaya başlayabildim solu, kapitali, emperyalizmi, yobazlığı çünkü.
Denizlerin ölümü ile açıldı gözüm.
Geç olabilir, ancak o yaşta becerebildim.
Şimdi,
Madem yürüyecektin neden beş on bin gencin o parka tıkılmasına izin verdin büyük başkan?
Madem yürüyecektin o saray inşa edilirken neden dikilmedin makinelerin önünde büyük başkan?
Madem yürüyecektin bir ülke onlarla yıldır donuna kadar soyulurken neden yürümedin büyük başkan?
Madem yürüyecektin,
Atatürk’e,
Dil uzatıldığı,
O ilk gün,
Neden yürümedin,
Büyük Başkan?
Yemem.
Biz sokaktan geldik, bizler sokak sokak kavgalar ederek yaşadık gençliğimizi.
Bize 450 km tırışkadan nameler.
Biz derken,
Milyonlarca solcudan bahsediyorum.
Zamanı geldi.
Ya CHP yeniden yapılanacak,
Tüm,
Basiretsiz,
Beceriksiz,
Zekası siyasetin kıvrak aklına ermeyenler,
Aklı ile beceremediğini ayakları ile becermeye çalışanlar,
Aklı,
Bu ülkenin gencine eremeyenler ya çekip gidecekler bu partinin başından,
Ya da,
Yeni bir oluşum kapıda.
Ben kendime göre gencim,
Gençlere göreyse yaşlıyım.
Yaşımın gücüyse gençlere destek vermeye yeter.
O gücümde var.
Ya bu dinazorları devrilecek,,
O koltuklara gençler oturacaklar,
Ya da bu ülkenin gençleri kendilerini ifade eden kendi solunu oluşturacaklar.
İkisine de varım.
Ha nereden nasıl başlayacağız derseniz,
Oturup konuşalım.
Kimlerle?
Bilmem, benim gibi düşünen üç beş kişi dahi olsa yeter başlamak için.
Sağa hizmet ederken,
Kendini sol zanneden bir partinin attığı her adıma muhalifim artık.
Adım sayılarının bir milyon olması beni ikna edemiyor,
Artık.
On binlerce insan milyonlarca adım atacağına,
Milyonlarca insan,
Bir,
Adım,
Atmalı esas.
O adımsa,
Gerçek solun oluşumu için olmalı.
Benim oyum gençlere,
O gençleri,
Yalnız bırakanlara değil.
Onlar yürürken,
Birileri yürütmeye devam ediyorlar.
Rica ediyorum,
Solcusunuz romantiksiniz biliyorum,
Amma,
Yemeyin,
Artık.
Sevgiler,
Murat Denizel

Hiç yorum yok: