30 Haziran 2012 Cumartesi

Gelişen teknolojinin  yurt sathına yayılması hoş. Hoş da, gelişen teknoloji nedeniyle çişimi yaparken el sallamaya alışamadım henüz.

Giriyorsun tuvalete ister pisuar ister alaturka ister alafranga ister çiş ister kaka bir an geliyor başlıyorsun hacetini giderirken el sallamaya.
Amma ne sallamak. Sanki seçmelerdesin,

Bende bende der gibi. Her yöne her şekilde.
Sanki, çişle kakayla vedalaşıyor gibisinde.

Fotoselli aydınlatma işine bozulmaya başladım iyice.
Bedava mıdır nedir,

Tüm tuvaletlere yayıldı.
Elektrik tasarrufu açısından,

Akıllıca bir çözüm,
Destekliyorum kesinlikle,

Amma,
Tuvalet işletmecileri kantarın topuzunu kaçırıp,

Yanan ışıkların kapanma süresini kısaltınca,
Karanlıkta kalıveriyorsun işerken.

İnsan fena hissediyor kendini,
İşediği  yeri görmeyince.

Meçhule doğru işemek henüz bana göre değilmiş demek..
Vardır çocukluğumdan kalma bir arıza kesin ki,

İlla göreceğim.
Komikte oluyor.

Pisuar da işiyorsun,
Biri daha var senin gibi işeyen,

Karanlığa gömülünce tuvalet,
Önce iki kişide diğerinden bekliyor,

Bakıyor ki ümit yok,
Aynı anda başlıyorsun elini sallamaya oyana buyana,

Yanınca ışıklar,
Bir el aşağıda,

Bir el yukarıda sallarken,
Kalıveriyorsun,

Peşinden teşekkür gülümsemesi karşılıklı,
Sağol hocam kıvamında,

İşemeye devam.
Çiş kankası oluyorsun tanımadığın herifin biriyle gereksiz yere.

Sonra tekrar karanlık,
Yine eller sallanıyor havalarda,

Aydınlanıyorsun. Teknoloji sayesinde.
Prostatı olanların vay haline. Salla baba salla…

İki den fazla insansan üç beş mesela,
Zannedersin ki askere gönderiyoruz birini. Herkesin tek eli havalarda.

Yeni bir ilişki kavramı.
Tik geldi bana,

Nerede tuvalete girsem önce kediler gibi haritasını çıkarıyorum,
Tuvaletin.

Tuvalet kağıdından sifonun kolunun yerine kadar.
Bazen fotoseli girişe koyuyorlar,

Hiç şansın yok,
Neyini sallarsan salla gömülüyorsun karanlığa.

Teknolojinin de fazlası hoş değil.
Kanepede film seyrediyorsun,

Arada dalıp,
Tekrar gözünü açıp devam ediyorsun filme,

Bir yerin değiyor komutana uyuklarken,
Kanal değişiyor kontrolün dışı,

Gözün kapanırken refah için bir ülkenin sahil kesiminde geçen hafif erotik bir aşk filmi seyrederken,
Gözün açıldığında karşında Tayyip.

Gecenin bir yarısı,
Kabus gibi.

Hadi bakalım sabaha kadar dön dur yatakta.
Al sana teknoloji.

Restorana giriyorsun sipariş veriyorsun garsona,
Elinde bir alet,

Bir de metal çubuk,
Sen siparişi verdikçe oraya kodlayıp duruyor yiyecekleri içecekleri.

Göremiyorsun ya,
Şüphe tavan yapıyor.

Nar ekşisi bol olsunu nereden biliyor ulen o alet?
Nah biliyor.

Neyse standardı dayıyorlar önüne.
Adisyona göz atmak erkeklik rajonudur meyhanenin.

Bakacaksın,
Mezeyi  salatayı doğru mu yazıyor diye göz ucuyla.

Çirozu unuttun diyeceksin mesela, söğüşe bol zeytinyağı yazmadın diyeceksin.
Meyhanede makine olmaz,

Sarı kağıt dandik adisyonla ucu kemirilmiş mavi tükenmeze,
En erkek halinle müdahale etmek,

Erkekliğin şanındandır.
Erkekliğimizde kazaya uğruyor teknoloji yüzünden.

Kadın arkadaşlarımda biri,
Bir vibratör gösterdi,

Pezemengi sabahları da işe yolla,
Gitsin para kazansın,

Ömür boyu boşamazsın yeminle.
Gerçeği bunun eline değil hiçbir yerine hiçbir şey  dökemez, ne maharet ne maharet.

Erkekliğinden utanıyor insan.
Fiyatını sordum oldukça pahalı.

Hesaplı geliyormuş amma, sen vücut bakımı kaç para haberin var mı dedi.
Hem hesaplı hem de rahatmış onunla. Kendi gibiymiş.

Haklı,
Vibratör beyin umurunda değil sen bakım yapmışsın yapmamışsın.

Dokuz ayrı ritmi varmış. Gerçekten haklı, doğru düzgün tek bir ritmi yakalamayı beceren  kaç erkek var acaba?
Diğer yönde dur durağı da yok itin. Altı saatmiş pil ömrü. Yuh be…

Ayıp oluyor amma.
İsim de takmış zaten,

Sevgilisi sanıyor bağlanmış iyice.
Ha rengi mi? Yeşil. Uzaylı.

Beyimizin,
Ömrü iki seneymiş. Garantisinde.

Beter olsun.
Tamircilerden çıkamayasın, yedek parçaların bulunamasın diye beddualar ede ede ayrıldım yanından.

Şişme kadın teknolojisindeyse tık yok.
Adaleti yok,

Zaten bu yaşamın.
Hep kadınlara. Hep kadınlara.

Erkekliğimiz şiddetle kan kaybediyor.
Kaç kadının vibratörü var acaba?

A aa valla onda yoktur hissi veren,
Hayatımızın içinde hani bildiğimiz tanıdığımız etrafımızda.

Hayallerde de özgürlük istediğinle istediğin gibi seviş anasını satayım.
Neresinden tutsan hepsi her şey erkeklerin aleyhine.

Ev tipi,
Seyahat tipi.

Sanayiye gel sen.
Yeni modelleri test ediyorlardır bir de.

İşiniz ne?
Vibratör uzmanıyım.

Oyyy…
Memnun musunuz işinizden?

Ehh memnunum valla, hom ofis çalışıyorum, rahat bir iş, rahatlatıyor beni, rahatım yerinde.
Olmamı…

Ha erkeklerde yapıyorlar  mastürbasyon dersen,
Bizimkisi vibratör beyin teknolojisi karşısında,

İlkel ötesi,
Garibanız gariban…

Kadınlar erkeklere karşı duygu işini de çözecek,
Mutluluk,

Hormonu salgılayan,
Maddenin haplanmış halini de çözünce,

Haplanacak  sabah akşam, yüzünde bir tatlı gülümseme, bitti.
Deli mi ne çekecek adamın birinin kahrını.

Kaldı geriye bir tek üreme.
O da sperm bankasından zaten yıllar oldu depolar tıklım tıklım dolu, seç seç al.

Bitti bu iş, bitti…
Elveda bir erkeğin nazını kaprisini çekmeye.

Ki,
Zaten yaşları kırk kırk beşleri dönmüşler çoktan elvadayı çektiler erkeklerin kadınlara yükledikleri eziyetlere.

Yine de,
Kadın değil mi,

Hep var bir ümit hani o prens çıkacak diye,
Atın beyazından çoktan vazgeçmişlerdi, o yüzden prensimsi gibi olsa bile yetiyordu.

Yetiyor da,
Biz erkekler tam dedik ki beyaz attan vazgeçtiler yırttık,

Prensimsi ol yeter,
Bu sefer karşımıza ummadığımız bir rakip çıktı.

Erkekliğimizi tırtıklayan,
Erkekliğimize çizikler atan,

Teknoloji.
Adam gibi işeyeme,

Meyhanelerde rajon keseme,
Sperm desen sende bir tane bankada bin,

Vibratör beyle aşık at,
Ne bu yaa…

Tek tesellim tek ümidim,
Akşam uyumadan evvelki sarmaş dolaş o an.

Bir de sabah uyanınca sevgiyle bakan bir çift göz.
Bunun teknolojisi yok işte.

Her şeyi çözersin teknoloji ile katmer katmer fazlasıyla,
Aşkla seviyi çözemezsin amma.

Aşkla sevgiyle seven aşık gözlerle bakışmayı çözemezsin.
Kalp nakli yaparsında alasından,

Yürek nakli olmaz.
Aşk hep vardı,

Hep de olacak.
Sarmaş dolaş uykuya bırakmak hep vardı,

Hep de olacak.
Sevdiğin kadının omzuna göbeğine öpücük kondurmak,

Hep vardı,
Hep de olacak.

Saçını okşamakta.
Burnunun ucundan öpmekte.

Bunlar da kapak olsun,
Önce teknolojiye sonrada,

Vibratör beye.
Yine de,

Ne bileyim,
Tam da ellili yaşlarda,

Fena yakalandık sanki,
Teknolojiye…

Kalbim mi kırık nedir…
Başlayacağım teknolojisinden.

Durup dururken,
Uğraş dur bakalım şimdi insan olacağım diye bu yaştan sonra.

Tam da alışmışken iyice,
Erkekliğe.

Şansa bak,
Bu da bize denk geldi.

Hey patron heey…
Erkekten insan oluyor muymuş?

Araştırmak lazım,
Önce…

Hiç yorum yok: