Kaç
kişisiniz siz? Saydınız mı hiç? Kaç farklı farklı kişi var mesela içinize
sakladığınız. Rolleri koyun bir kenara. Annelik babalık kadınlık erkeklik gibi
adıyla tanımı belirlenmiş olanlardan bahsetmiyorum. Yekten sayın bakalım. En
manyak olanından başlayarak.
Karışınca tam senle tam onlar ve de o anlar,
Gizli
kapaklı işler,
Bu işler.
Hiç kimsenin
hani bilmediği.
Bilenlerinde,
Söz
etmediği,
Ki,
Bilenlerde
zaten bilinenlerce bilinmeyenler.
Herkes
karakterler çiziyor,
Kendine
uygun gördüğü uygunluğunun kabul göreceği,
Veya,
Uygunsuzluğunun
da.
Amma,
Kim kimdir
bilen yok aslında,
Bildiğimizi
zannetsek dahi herkesi,
Esas,
Asıl,
Kendimizi.
Kaç kişi
besliyoruz içimizde bilmeyiz önce. Kimlerde kaçar kişi kim bilir.
Çok kişidir
amma. O yüzden mi, hiç tanıyamamışım deriz seni?
Bazılarını
kendimiz fark ederiz yaşadıkça kendiliğimizden,
Bazılarını
da,
Birileri
getirir koyar önümüze yaşattıkça bize ummadığımızı beklemediğimizi
zannettiklerimizi,
Bak bu da
sensin,
Diye.
Bir sürü
sen.
Hepsi doğru.
Hepsi sen. Duruma göre.
Hangisi
nerede nasıl işine geliyorsa artık.
Hangisi
nerede ne kadar kullanışlıysa.
Kendine
göre,
Kendin için
olanlar,
Var.
Bir de,
Başkalarının
sana uygun gördükleri sana yamadıkları var,
Seninde
zamanında,
Nedense,
Kabullendiğin,
Bugün o nedenini
bilmesen hatırlamasan da.
Hepsi sen.
Kimisi tam
sen,
Kimisi tam
onlar. Kimileri de o an. Ayy bende inanamadım o an yaptığıma demez miyiz hiç.
Deriz.Karışınca tam senle tam onlar ve de o anlar,
Oluyor,
Kim bunlar
diye şaşırmalar bu ben miyim bu sen misin diye hayrete düşmeler,
Diye,
Bakınırken
kendine,
Bir gün,
Ki,
O gün illaki
gelir,
Ne bu be deyip
kendine,
Alırsın eline
keseri başlarsın kesip biçmeye. Eğer ki farkında olmaya başlamışsan kendini.
Niyette varsa eğer.
Keserken
biçerken dikkat etmelisin ki,
Kestin mi
biçtin mi,
Kökünü de
söküp atacaksın ki,
Budama
olmasın.
Kökleri
söküp atmazda budarsan kesip biçtiğini zannedip,
Ya sürgünler
verirsin yeniden daha da sen gibi olmayan,
Ya da,
Gelir aşı
yaparlar birileri tam da kestiğin yerden artık ne çıkarsa kısmetine.
Zordur,
Çok senle
yaşamak tek bedende tek yürekte.
Yorar
insanı.
Herkese
verirken ağız tadımlıklarını,
Kalmazken
sana,
Bir lokma dahi
miden kazınmasın diye.
Zordur,
Her bir
senle yaşamak ayrı zamanlarda ayrı yerlerde ayrı kimselerle,
Gibi,
Olmak
zorunda kalırsın. Ki,
En büyük
derdin kendi kazdığın kuyuya kendin düşüp de,
Kimler ne
der sonra diyedir artık.
O kimler ki,
Bir oradan
bir buradan alakasızdır,
Bir araya
getirirsen,
Tek bir
yerde.
Amma hepsi
sen.
Bir o sen
bir bu sen.
Bir o sen orası
için onlar için,
Bir bu sen
burası için bunlar için.
Diye,
Yaşar
çoğunlukla insanlar. Ta,
Ki,
Fark edene
kadar.
Kimi fark
eder önce yorulur sonra dingin, kimiyse tek bedende bir çok senle göçer gider
hep çok yorgun.
Tüm senleri,
Tek bir
bedende tek bir sen e,
Dönüştürmeden,
Huzuru
bulamazsın o bedeninde.
Önce
kendinle,
Sonra herkesle
her zaman her yerde tek bir seni,
Koluna katıp
gezdiğin,
Neysen osun
sen.
İnsanlara
yerse diyemezsen bir çok senle,
Yorulursun
gereksiz yere,
Kimseleri,
Yormayayım
diye.
Hayır demeyi
bileceksin kendin istemiyorsan eğer.
Evet de
diyeceksin, onlar eveti duymak istemiyor olsalar da, amma sen kendini,
Çok
istiyorsan çok seviyorsan eğer.
Yazacaksın ne
kadar sen varsa hepsini önce. Sonra herkesi her şeyi.
Alacaksın
evetle hayırı eline,
Başlayacaksın
işaretlemeye.
Acımasızca
herkese.
Ki,
Bir daha acıma
kendine.
Hayattan
şikayet ediyorsan ona buna kendine, acınacak hale düşmüşsün demektir,
Belki de
onlarla farklı farklı senle.
Döneceksin
yani.
Dönek
olacaksın yani. Fırıldaktan öte. Döne döne dönerken ne zaman nerede kiminle yüzün
gülüyorsa,
Mutluysan
hemen dur orada. O gerçek sensin işte.
Kimseyi
iplemeyen kendini ipleyen sadece.
Ev
ödevlerinle yetin sadece abartıp kimlik edinme kendine. Verebildiğin
kadarsındır,
Hayat önce karne
notu sonra diploma vermez bizlere.
Ne güzel
sevgililer ne muhteşem karılar kocalar anneler babalar ne müthiş iş insanları
ne şahane sanatçılar göçüp gittiler,
Güzel
muhteşem müthiş şahane denilen,
Ki,
Aslında
sorsak onlara tam da göçerken,
Yaptın mı ettin mi ne var ne yoksa hep istediğin hayal
ettiklerini diye,
Cevap,
Ahh la başlar muhtemelen, bu gün ki aklım diye devam eder
kesinlikle.
Ahh,
Yerine,
Ohh,
Olmalı aslında ağızdan çıkan ilk kelime.
Ve de,
O gün ki aklımı seveyim olmalı bu gün ki aklım yerine.
Yalan söylemeyeceğim birilerine diye,
Yalan söylemeyin kendinize.
İtiraf edemediklerinizi
ya ne derler dediklerinize,
İtiraf edin siz kimsiniz önce kendinize.
Tek olun.
Tam olun.
Ve de hep dönün.
Dönek olun.
Döndükçe döneceksiniz kendinize.
Her daim gelişecek gelişirken değişecek yeni size.
Dümdüz yürümeyin. Tüm zikzaklar sizin. Tüm iniş çıkışlar
sizin.
Yürüyorsanız dümdüz kendi yolum dediğiniz yolda,
Sapmadan sağa sola,
Kim bilir neler kaçırıyorsunuz hayatta belki de tam da siz
olan nedeni olmayan inadınızla.
İnanmayın kanmayın tezahüratlara.
O tezahüratları yapanlar,
Yapamadıklarını,
Sizde yaşayan yaşatmaya çalışanlar.
Siz siz olun.
Başkalarından size ne.
Yürüyün eğri büğrü hayatın içinde.
Hiçbir şey kalıcı değildir,
Siz de.
Tek kalıcı olan,
Yaşattıklarınızdır doğru düzgün siz gibi kendinize.
Hayır mı diyorsunuz bu dediklerime,
Gidin bir hastanenin acil servisine,
Oturun bakalım bir tam gün,
Sonra dönünce eve,
Bir hayatınıza bakın
bir de kendinize,
Alın elinize kalemi çıkarın listeyi,
Sonrası dedik ya,
Kesmek biçmek keserle.
Beklemeyin acile getirilen olmayı.
Acilen,
Siz gidin önce bir acile.
Kıyafetli prova gibi.
Sonrasında,
Prova yok.
Kıyafette tek renk beyaz bir kumaş üç metre.
Manyaklaşın,
İnsanların gözünde.
Manyaktır hayat, manyaklara göz kırpar sadece.
Size manyak diyenler kucakta sedyede,
Gitmeden acile,
Acilen siz gidin önden acile.
Kendi kendinize.
Manyaklık parayla değil,
Bedavadır,
Herkese.
Amma sadece,
Kendi özünü kabullenmiş kendi gibi yaşayan birilerine.
Akıllı uslu olmayın değilsiniz zaten.
Akıllısı vardır da,
Uslusu yoktur insanın,
Boşuna,
Sallamayın boşa da boş yere de.
Hayır mı diyorsunuz yine de?
İyi yahu,
Bana ne.
1 yorum:
Yorum Gönder