8 Ağustos 2012 Çarşamba

ÖZGÜR CANLILAR TOPLULUĞU

Ütopik. Sanıyorsunuz. Değil. Olacak. Kesin. Sallamıyorum. Görüyorum.

İnternette insanlar hatta ‘Özgür Canlılar Topluluğu’ kurulacak. Devlet değil, topluluk. Sınırsız. Sınırları olmayan. Bayrak yok. Gezegenin her yerinden insanlarla canlılarla. Uzaylılar bile olacak. Evrene açık. İnsan uzaylı  hayvan farkı gözetilmeden.
Mıçtı bütün sınırları olan belli bir coğrafi bölge üstünde sadece insanlar tarafından kurulmuş devletler. Sonlarının başındayız.

En kalabalık en kozmopolit,
Rengine,

Diline,
Dinine,

İnançlarına,
İnançsızlıklarına,

Diline,
Yaşına,

Cinsiyetine,
Cinsiyet seçimine,

Kültürüne,
Kanına,

Genine,
Parasına puluna,

Statüsüne,
Sosyal hayat içinde konumuna,

Mesleğine,
Fiziksel ve zihinsel eksikliklerine,

Bakılmaksızın,
Sadece,

Var olanları dayatılanları enjekte edilenleri hap gibi yutmayı reddeden her nevi,
İnsanı,

Hayvanı,
Uzaylısı,

Yaşamı sevgi ile yaşayan,
Yaşansın  isteyen,

İlk canlılar topluluğu olacak,
‘Özgür Canlılar Topluluğu’.

Hatta bitkileri bile dahil edecekler. Yüzlerce yıldır hayvanına insanına kucak açmış bir ağaçtan daha kıymetli bir üye olabilir mi? Ki, dinlersen eğer çok güzel de konuşurlar bitkiler. Hatta çok iyi de dinleyicidirler.
Yöneticisiz,

Yönetilmeyen.
Canlıların kendi rızalarıyla gönül kararlarıyla yürekleriyle bir arada yaşamayı tercih ettikleri,

Kanunları,
Kuralları,

Olmayan.
Anayasasında  tek bir madde var,

Anayasa;
-         Sev yeter.

Bu kadar basit.
Sevince,

İletişim her yönde her zaman her canlıyla sadece,
Yaşanılası,

Hale getirecek hayatı yeniden. Çok eskiden, taa o günlerde olduğu gibi.
Basit.

Sevmeyenler sevmeyi beceremeyenler,
Sevgisinin altını,

Maddiyata yönelik  nemalarla mamalarla,
Dolduranlar,

Düşecekler zaten topluluktan. Kendiliğinden. Dışlanacaklar çünkü.
Mahkemesiz.

Yargısız  sualsiz sorgusuz.
İlk internet canlılar topluluğu,

Zaten,
Var gibi,

Neredeyse.
Adı eksik sadece. Adı konmamış sadece. Sessizce bir birlerine destek verme antrenmanları yapılıyor şu sıralarda.

Bir de,
Tanımı yok henüz.

Ki,
Tanım da hazır sanki.

Basit,
İncitmemek kırmamak üzmemek,

Tanımları,
Esası yapısının,

Sevgiye  yaslanan sevgiyle beslenen hayatın.
Hayvanlarda olacaklar tabii ki  topluluk üyesi.

Her cinsten,
Her türden.

En çok onlar seviyorlar  zaten,
Beklentisiz.

Arı  duru en saf sevgi onlarda.
Katıksız.

Bak gözlerine,
Seni seviyorum diye bakıyorlar.

Aşıklarda hatta. Kime? Sevgiyle yaşayan her canlıya.
Öğrenecek çok şeyimiz var hayvanlardan bitkilerden. Daha doğrusu unuttuklarımızı hatırlamamız gerekiyor yeniden.

Mesela bizim kapıda yaşlı bir köpek var,
Bilge bir köpek,

Aşmış her şeyi çoktan bana göre şu kısacık yaşamında, neler neler  öğretiyor bana,
Ben onunla bir olmak istiyorum mesela,

Aynı topluluğun eşit üyesi.
Çatıya gelen bir kumru hanım var,

Onla feci flört ediyoruz zaten sabahları hep. Kara sevdaya düşmemiz an meselesi karşılıklı.
Fevkalade sevgi dolu.

Kumru hanım  olmazsa bir tarafı eksik kalır ‘Özgür Canlılar Topluluğu’nun mesela.
Sizlerde de neler vardır kim bilir.

Dört ayaklı, iki ayaklı, kanatlı, kanatsız, köklü köksüz…
Ha uzaylılar mı nereden çıktı?

Ben nereden bileyim nereden çıktılar,
Varlar her tarafta,

Onlarda katılırlar zamanla mutlaka. Güzel olan caziptir hep. Onlarda kapılırlar topluluğun güzelliğine. Zaten,
Sev yeter.

Onlarda canlı,
Onlarda sevmek istiyorlar. Onlarda seviyorlar.

Ki,
Onlara göre de bizler uzaylıyız zaten.

Onlarda diyecekler ki,
Bak,

Uzaylılar,
‘Özgür Canlılar Topluluğu’ kurmuş,

Anayasaları,
Sev yeter miş,

Katılalım,
Ne güzel,

Diyecekler.
Çünkü,

Tüm canlıların yürekleri var.
Bildiğimiz yürek.

Hani,
Sevginin kaynağı olan. Sevginin yuvalandığı.

Sevgiyi  üreten  çoğaltan yayan.
En akıllı olan,

Aklın temeli,
Aklın kaynağı,

Bildiğimiz yürek.
Dinlemeyi bilirsen,

Dinlemeyi öğrenmişsen eğer.
Uzaylılarında var yürekleri.

Nereden mi biliyoruz?
Eh biz de uzaylılar değil miyiz uzaylılar için,

Evet,
Eh bizde yok mu o yürek? Var.

Demek,
Uzaylılarda da var yürek.

Hayvanlarda ki yürek en güzeli zaten.
Bizde yok öylesi.

Demek,
Topluluk üyeleri için en gerekli olan,

Tüm canlılarda var.
Gerisi?

Gerisi yok.
Hepsi bu kadar.

Ki,
Akılla değil,

Yürekleriyle yaşasa insanlar,
Hayvanlar gibi, tüm diğer canlılar gibi,

Ne keşkeler kalır,
Ne de ahh lar yaşamlarında.

Çünkü,
Hazzı duyup tatmin olan akıl değil yürektir.

Doğruyu bilen yine yürektir.
Katıksızdır  katkısızdır yürek.

Sen gibidir. Tam sen. En sen.
Akılsa,

Bildiği kadarıyla enjekte edilenler kadarıyla duruma şartlara göre,
O anın için muhakeme edip,

Neyi nasıl yapmamızı veya yapmamamızın komutlarını verendir.
Herkes gibi,

İllaki birileri gibi. Birilerine göre gibi de.
Tam sen gibi değil yani.

Hiçbir yürek hiçbir diğer yürek gibi değildir.
Her bir yürek,

Kendi gibidir bir tek.
O yüzden aklı yolu bir derler. Kimliksizdir birey adına akıl. Evrenseldir mantığa müracaat ettiğinde. Neye göre? O ana o şartlara göre.

O yüzden hayvanların her biri ayrı ayrıdır,
Kendi cinsinden de olsa bir başka hayvandan ayrılır yaşamı içinde hareket ederken.

Kendinin yönetimini,
Kendinin yaşamını akla bırakırsan hep hata yaparsın kişisel tatminlerin yönünde. Hep hem de.

Akılla yüreği dahi harmanlasan,
İllaki uzaklaşırsın kendin gibi yaşamdan. İllaki.

Çünkü,
Akıl mantık yürütür.

Ki,
Yürekte mantık olmaz. Yürek sadece sana göre senin için doğru olan doğruyu işaret eder ha bire sana. Yap bunu der. Et bunu der. Kaçma der. Üstüne yürü der. Der oğlu der.

Dinle dinleme.
Dinlersen hep en güzeli yaşarsın senin için,

Eğer ki mutlu olmaksa amacın hayatın hayatının içinde.
Dinlemezsen,

Hep bir pişmanlık gelir bulur illaki seni bir gün bir yerde.
Hatta,

Dersin ki,
Ahh dinlemedim sesimi, dinlemedim yüreğimi,

Duymak istemedim o gün yüreğimin sesini. Ahh dinleseydim keşke kalbimin sesini. O kalp dediğin yürek.
Yürektir esas. Akılsa yüreğin talebini organize edendir.

Patrondur yürek. Esas patron yürektir. Yüreğe aklınla hükmetmeye kalktın mı sonuç tam bugünün olur. Mutlu musun bugün taa yürekten? Yaşamının her bir koridorunda top yekun? Hayır. Ayağı baş yaparsan olacağı budur. Herkes yerini bilecek.
Akıl  memurudur yüreğin. Yüreğin gelişmesi için yüreğe destek veren. Yüreği gereksiz zahmetlerden arındıran.

Amma yüreği yönetmeyen. Müdahale etmeyen yüreğin verdiği kararlara.
Sorgulayan yargılayan didikleyen akıldır. Yani mutsuzluğa doğru atılan adımların sahibi o yüzden bırakmayacaksın kararlarını akla.

Ki,
O kadar kolaydır ki yüreğin sesini duymak dinlemek,

O denli basittir ki,
Pıt pıt diye bir sestir o.

Atan yürekte.
Heyecan dediğimiz. Heyecanlandın mı bir kez,

Neyse ona buna şuna canlıya cansıza,
O işte sensindir. Sana göre olanla yüz yüze getirmiştir evren seni. Sende heyecanlanırsın hemen. Pıt pıt. İşte konuşuyor yürek.

O heyecan sevgiden yanaysa, korkudan yana değilse,
Sevgiyle,

Severek yaşatıyorsa seni,
Sevgiyle kuruyorsan ilişkilerini başka canlılarla, korkutarak korkarak değil,

Ne kanuna gerek var,
Ne de kurallara.

Kanunu da sevgi yazar, kuralları da sevgi koyar.
Kimlik belgesi olmadan,

Nüfus cüzdanı numarası taşımadan,
Nüfus cüzdanı bilgilerine ihtiyaç duymadan,

Pasaportsuz,
Yaşam,

Bir tek internette.
O yüzden,

‘Özgür Canlılar Topluluğu’ da kurulacak,
İnternette.

Aslında neyin hangi amaca yönelik keşfedildiğini aslında bir gün öğreniriz.
Bazen o gün bugündür,

Bazense,
Taa,

O gündür.
‘Özgür Canlılar Topluluğu’ bakalım hangi amaç uğruna kurulmuş olacak aslında,

Onu da,
Bir başka taa o gün öğreniriz.

Evren var oldukça,
Hep var olacak,

Taa o gün.
Sevgi dolu yürekte…

Hesapsız,
Kitapsız.

Hiç yorum yok: