11 Ocak 2013 Cuma

2013

2013 yılında ne var? Bilen cevap versin. Kendim dahil 2013 için şahane şeyler olacak demeyen yok. Ey Maya geldiysen üç kere vur mu olduk bu yıl biz? Mesela benim neremden tutsan elinde kalıyor bir taraftan, amma diğer taraftan bir ümit bir neşe bir pozitif neyim haller anlatamam.

Kafam falan da güzel değil ha. Yani kimyasallar otlar falan da yoktur hayatımda. Belki de doğuştan kafam güzel benim, bilemem.
De,

Yine de neden güzelim böyle aşırı, ben bile şaşkınlık içindeyim.
Tepem bile normal standartlarının her halde bin katı daha az atıyor mesela. Bir hoşgörü bir hoşgörü. Neye baksam hoş görünüyor gözüme de gönlüme de ruhumu da. Kafa zaten güzel demiştik.

Canım sıkılırdı bir güzel içim kararırdı bolcana eskiden ona buna ne güzel haftalarca falan,
Şimdi saatlere hasret kaldı can sıkıntım bile. Karar desen kararamıyor, umuru değil. Toz pembe hergele.

Yedim mi kafayı acaba?
Yoksa,

Sonunda,
Kafam zaten olması gereken kıvama mı erişti? O da meçhul.

Tek bildiğim,
Bu sene çok güzel şeyler olacak.

Ki,
Dakka bir, yılın ilk günü ilk sabahı zaten torun herif bonibon taklidi yaparak geldi girdi aileye.

Hem de sağlıkla patrona şükür.
Hani yani bir tek kendim için pembeleşse dünyam diyeceğim ki kendime yontup duruyorum bu yılı sadece,

Herkeslerde güzelliklerle dolu geçecek bu yıl diye hissettikçe dedikçe,
Hafiften panikliyorum iyice.

Boyut mu değiştirdim değiştiriyoruz biz bir kısım insanlar acaba?
Bilmem kaçıncı boyuta vardık belki de. İdrak tarafım cılız olduğundan ancak mı çakıyorum geldiğim noktayı acaba?

Diye,
Sorular bile sormuyorum artık.

Kaldı önümüzde 354 gün. Bakalım neler getirecek bu 354 gün bana da bizlere de.
Geçen yıl, gri tonlarında kapalı  yer yer mevzi karaydı.

Bu yılsa,
Ormanın yeşili. Gökyüzünün turkuazı. Papatyanın beyazı. Güneşin sarısı ve turuncusu. Ege'nin de mavisi de mi var içinde ne.

Kar yağıyor tipi amma ne tipi hem de,
Soğuk insanın içine işliyor, dötüm donmuş yürüyorum hem de keskin rüzgara karşı hem de yokuş yukarı,

Bir hafiflik bir ılık meltem sardı içimi, zannedersin ki deniz kenarında yürüyüşe çıkmışım dalgalarla dalga geçe geçe yaz vakti akşamüstü.
Ne len bu?

Diye birine bile doğru düzgün sinirlenemez oldum ağız tadıyla.
Utanmasam tepeme mıçanı kucağıma alıp gezdireceğim bir de.

Koptum ben zahir.
Vedalaşma zamanı geldi galiba artık gerçek diye bizlere kaktırılan kaktırılmaya çalışılan dünyayla. Gerçek denilenlerin tamamı sonunda durumlara dönüştüler sanki.

Gerçekleri yaşarken,
Yaşadığın gerçeklerin o an ki durumlar olduğunu ne zaman ki fark ediyorsun amma öyle lafla değil, gönülden,

O an galiba sıkıntılar üzüntüler bir türlü yer bulamıyorlar kıçlarını koyacak bir yer ruhunun eşiğine. Eğer ki kendi ruhun için doğru olan gerçeklerden ödün vermiyorsan,
Ruhun yuvarlaklaşıyor. Top olup yuvarlanıyor senin arzuladığın yöne doğru. İnançtır bunun adı.

O zaman bir tek sevinç neşe sarıyor ruhunu, akıyor içine en derinlerine.
Kötülüklerse tutunacak tek bir çentik dahi bulamayınca ruhunda,

Kayıp akıp gidiyorlar işleyemeden derinlerine.
Galiba bu yıla bir kararla girdim farkında olmadan bugüne kadar hiç vermediğim cinsten.

Neysem oyum,
Beğenen seven kalır beğenmeyen sevmeyen gider. İyice silkelenip atmışım beğenilme ve sevilme telaşını galiba.

Kendin gibi oldun mu işin kolay. Neysen osun.
Yerse,

Nin,
Koynuna bırakı vermişim kendimi aniden. Yiyen yiyor yemeyende kalkıp gidiyor sofradan zaten.

Bu yıl,
Korkaklardan arınma yılı da galiba. Bu yıl yüzlerle değil de, tam anlamıyla sadece yüreklerle yaşamaya başladığım yıl galiba. Bu yüzden neşem kaçamıyor bir türlü.

İnsanoğlu ister aile içinde ister aile dışında,
Dostluğu arkadaşlığı ile yanında sapa sağlam içten sevgiyle duran insanlarla keyfini çıkarabiliyor yaşamın.

Her şartta kabul görüyorsun olanlarla. Her şartlarını da kabulleniyorsun yüreğinle.
Bu yıl galiba her şartta her şeye rağmen bir arada olanların yılı. Bu yüzden gerçek dostu arkadaşı sevdiği olanların yaşamları güzelliklerle hayat bulacak 2013’de.

Şimdi,
Şov zamanı.

Her inişin bir çıkışı vardır. İndik çıktık, indik dibe vurduk amma artık zaman geldi çattı,
Çıkışına sevginin. Zirvelere geri dönmesine.

Aksi iddia edilse bile, sanki veriler aksini gösteriyor olsa dahi dünya üzerinde,
İnsanlarsa bir araya gelmeye başladılar. Yeniden.

Sevgi ve samimiyetle yaşayanlar. Sevgiye samimiyete inananlar. Bir birinin yüzünü bile göremeyenler sanki bir birlerinin yüreklerini ezbere bilmişler gibi,
Yakınlaşıyorlar bir birleriyle.

Bu yıl,
Yakınlaşma yılı. Sarılma yılı.

Yakınlaşmak sarılmak içinse uzaklaşmak gerekiyor önce.
Uzaklaştıkça,

Samimiyetsizliklerden sevgisizliklerden, mutsuzluğu ilke edinmişlerden, kendi mutsuzluklarını insanlara aşılamaya çalışanlardan,
Yakınlaşıyorsun daha da çok,

Kendin gibilere. Çok sevgiyle hem de.
Kendi gibilerin buluşma kaynaşma esas bir birlerine kaynama yılı bu yıl.

Bir başka grup insansa,
Hala içi dışı hesaplaşmalar peşinde.

Tak,
Ayrıştık. Bölündük aniden.

E normal,
Erken kalkan yol alırmış. Dibe erken vuran da erken çıkarmış. Meğersem.

O yola da girdik galiba sonunda. Diplerden kalkıp yukarılara doğru çıkıp gitme zamanı geldi galiba.
Korkmadan hesaplaşacaksın yüreğinle, gönlünle. Esas ruhunla. Yanlış hesap çarşıdan dönmese de, sevgiden mutlaka dönüyor geriye. Döndü de.

Önüme konan hesabında bakmadan bedeline,
Ödedim de.

Bedeller ödenmek için yazılır hesaplarının üstüne ve de hesaplarının bedellerini katiyen ödetmeyeceksin başka birilerine. Hele hiçbir zaman ödetmeyeceksin sevgiye.
Şimdiyse,

Evime temelli dönme zamanı.
İçinde sevgi varsa, insanın sıcacık evi gibisi yok.

Lafı uzatmayalım hesaptı bedeldi falan fazla oyalandık biraz, hayat gelip geçiyor,
Geciktik bile sevgiye çoktan,

Hadi artık,
Bana müsaade.

 
Ki daha henüz bugün günlerdense,

11 Ocak 2013,
Perşembe.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

cok haklisiniz Murat Bey, sanirim yasimiz geregi biraz da bu hissettiklerimiz..dolayisi ile bizler zaten sevgiyi cocuklarimizla sevdiklerimizle ve dostlarimizla paylastikca cogalan sevgiler yansitmaktayiz..
paylasimizi cok begendim tam bizleri anlatiyor.. sevgi ve isik sizinle olsun..
Emine Tirpanci..