2013
yılında ne var? Bilen cevap versin. Kendim dahil 2013 için şahane şeyler olacak
demeyen yok. Ey Maya geldiysen üç kere vur mu olduk bu yıl biz? Mesela benim
neremden tutsan elinde kalıyor bir taraftan, amma diğer taraftan bir ümit bir
neşe bir pozitif neyim haller anlatamam.
Ki daha henüz bugün günlerdense,
Kafam
falan da güzel değil ha. Yani kimyasallar otlar falan da yoktur hayatımda.
Belki de doğuştan kafam güzel benim, bilemem.
De,
Yine de
neden güzelim böyle aşırı, ben bile şaşkınlık içindeyim.
Tepem
bile normal standartlarının her halde bin katı daha az atıyor mesela. Bir
hoşgörü bir hoşgörü. Neye baksam hoş görünüyor gözüme de gönlüme de ruhumu da.
Kafa zaten güzel demiştik.
Canım
sıkılırdı bir güzel içim kararırdı bolcana eskiden ona buna ne güzel haftalarca
falan,
Şimdi
saatlere hasret kaldı can sıkıntım bile. Karar desen kararamıyor, umuru değil.
Toz pembe hergele.
Yedim mi
kafayı acaba?
Yoksa,
Sonunda,
Kafam
zaten olması gereken kıvama mı erişti? O da meçhul.
Tek
bildiğim,
Bu sene
çok güzel şeyler olacak.
Ki,
Dakka
bir, yılın ilk günü ilk sabahı zaten torun herif bonibon taklidi yaparak geldi
girdi aileye.
Hem de
sağlıkla patrona şükür.
Hani
yani bir tek kendim için pembeleşse dünyam diyeceğim ki kendime yontup
duruyorum bu yılı sadece,
Herkeslerde
güzelliklerle dolu geçecek bu yıl diye hissettikçe dedikçe,
Hafiften
panikliyorum iyice.
Boyut mu
değiştirdim değiştiriyoruz biz bir kısım insanlar acaba?
Bilmem
kaçıncı boyuta vardık belki de. İdrak tarafım cılız olduğundan ancak mı
çakıyorum geldiğim noktayı acaba?
Diye,
Sorular
bile sormuyorum artık.
Kaldı
önümüzde 354 gün. Bakalım neler getirecek bu 354 gün bana da bizlere de.
Geçen
yıl, gri tonlarında kapalı yer yer mevzi
karaydı.
Bu
yılsa,
Ormanın yeşili.
Gökyüzünün turkuazı. Papatyanın beyazı. Güneşin sarısı ve turuncusu. Ege'nin de mavisi de mi var içinde ne.
Kar
yağıyor tipi amma ne tipi hem de,
Soğuk
insanın içine işliyor, dötüm donmuş yürüyorum hem de keskin rüzgara karşı hem de yokuş
yukarı,
Bir
hafiflik bir ılık meltem sardı içimi, zannedersin ki deniz kenarında yürüyüşe çıkmışım
dalgalarla dalga geçe geçe yaz vakti akşamüstü.
Ne len
bu?
Diye birine
bile doğru düzgün sinirlenemez oldum ağız tadıyla.
Utanmasam
tepeme mıçanı kucağıma alıp gezdireceğim bir de.
Koptum
ben zahir.
Vedalaşma
zamanı geldi galiba artık gerçek diye bizlere kaktırılan kaktırılmaya çalışılan
dünyayla. Gerçek denilenlerin tamamı sonunda durumlara dönüştüler sanki.
Gerçekleri
yaşarken,
Yaşadığın
gerçeklerin o an ki durumlar olduğunu ne zaman ki fark ediyorsun amma öyle
lafla değil, gönülden,
O an
galiba sıkıntılar üzüntüler bir türlü yer bulamıyorlar kıçlarını koyacak
bir yer ruhunun eşiğine. Eğer ki kendi ruhun için doğru olan gerçeklerden ödün
vermiyorsan,
Ruhun
yuvarlaklaşıyor. Top olup yuvarlanıyor senin arzuladığın yöne doğru. İnançtır
bunun adı.
O zaman
bir tek sevinç neşe sarıyor ruhunu, akıyor içine en derinlerine.
Kötülüklerse
tutunacak tek bir çentik dahi bulamayınca ruhunda,
Kayıp
akıp gidiyorlar işleyemeden derinlerine.
Galiba
bu yıla bir kararla girdim farkında olmadan bugüne kadar hiç vermediğim
cinsten.
Neysem
oyum,
Beğenen
seven kalır beğenmeyen sevmeyen gider. İyice silkelenip atmışım beğenilme ve
sevilme telaşını galiba.
Kendin
gibi oldun mu işin kolay. Neysen osun.
Yerse,
Nin,
Koynuna
bırakı vermişim kendimi aniden. Yiyen yiyor yemeyende kalkıp gidiyor sofradan zaten.
Bu yıl,
Korkaklardan
arınma yılı da galiba. Bu yıl yüzlerle değil de, tam anlamıyla sadece yüreklerle yaşamaya başladığım
yıl galiba. Bu yüzden neşem kaçamıyor bir türlü.
İnsanoğlu
ister aile içinde ister aile dışında,
Dostluğu
arkadaşlığı ile yanında sapa sağlam içten sevgiyle duran insanlarla keyfini
çıkarabiliyor yaşamın.
Her
şartta kabul görüyorsun olanlarla. Her şartlarını da kabulleniyorsun yüreğinle.
Bu yıl
galiba her şartta her şeye rağmen bir arada olanların yılı. Bu yüzden gerçek
dostu arkadaşı sevdiği olanların yaşamları güzelliklerle hayat bulacak 2013’de.
Şimdi,
Şov
zamanı.
Her inişin
bir çıkışı vardır. İndik çıktık, indik dibe vurduk amma artık zaman geldi
çattı,
Çıkışına sevginin. Zirvelere geri dönmesine.
Aksi iddia
edilse bile, sanki veriler aksini gösteriyor olsa dahi dünya üzerinde,
İnsanlarsa
bir araya gelmeye başladılar. Yeniden.
Sevgi ve
samimiyetle yaşayanlar. Sevgiye samimiyete inananlar. Bir birinin yüzünü bile
göremeyenler sanki bir birlerinin yüreklerini ezbere bilmişler gibi,
Yakınlaşıyorlar
bir birleriyle.
Bu yıl,
Yakınlaşma
yılı. Sarılma yılı.
Yakınlaşmak
sarılmak içinse uzaklaşmak gerekiyor önce.
Uzaklaştıkça,
Samimiyetsizliklerden
sevgisizliklerden, mutsuzluğu ilke edinmişlerden, kendi mutsuzluklarını insanlara
aşılamaya çalışanlardan,
Yakınlaşıyorsun daha da çok,
Kendin
gibilere. Çok sevgiyle hem de.
Kendi
gibilerin buluşma kaynaşma esas bir birlerine kaynama yılı bu yıl.
Bir
başka grup insansa,
Hala içi
dışı hesaplaşmalar peşinde.
Tak,
Ayrıştık.
Bölündük aniden.
E normal,
Erken
kalkan yol alırmış. Dibe erken vuran da erken çıkarmış. Meğersem.
O yola
da girdik galiba sonunda. Diplerden kalkıp yukarılara doğru çıkıp gitme zamanı
geldi galiba.
Korkmadan
hesaplaşacaksın yüreğinle, gönlünle. Esas ruhunla. Yanlış hesap çarşıdan dönmese
de, sevgiden mutlaka dönüyor geriye. Döndü de.
Önüme konan
hesabında bakmadan bedeline,
Ödedim
de.
Bedeller
ödenmek için yazılır hesaplarının üstüne ve de hesaplarının bedellerini katiyen
ödetmeyeceksin başka birilerine. Hele hiçbir zaman ödetmeyeceksin sevgiye.
Şimdiyse,
Evime
temelli dönme zamanı.
İçinde
sevgi varsa, insanın sıcacık evi gibisi yok.
Lafı uzatmayalım
hesaptı bedeldi falan fazla oyalandık biraz, hayat gelip geçiyor,
Geciktik
bile sevgiye çoktan,
Hadi artık,
Bana müsaade.
11 Ocak 2013,
Perşembe.
1 yorum:
cok haklisiniz Murat Bey, sanirim yasimiz geregi biraz da bu hissettiklerimiz..dolayisi ile bizler zaten sevgiyi cocuklarimizla sevdiklerimizle ve dostlarimizla paylastikca cogalan sevgiler yansitmaktayiz..
paylasimizi cok begendim tam bizleri anlatiyor.. sevgi ve isik sizinle olsun..
Emine Tirpanci..
Yorum Gönder