11 Haziran 2017 Pazar

YUNUS

YUNUS

- En çok hangi hayvan olmak isterdin? Di soru. Oyun oynuyoruz, yaşı altmış olan doğum günü çocuğu Burçin’e bu soru. Cevaplar geldi, birimiz bildik
- Yunus olmak istermiş en çok.
Etrafıma bakınıyorum dünden beri, istemesi mi kalmış, e olmuş zaten.
Dile kolay altmış yıl o kadar alışmış ki bu kadar çok sevmeye sevilmeye, farkında değil muhtemelen, e çoktan,
Yunus olmuş zaten. 
Orada,
Onlarla kişi,
Hepimiz yunus olmuşuz zaten.
Koskocaman bir aile,
Yunuslar gibi yaşıyoruz dünden beri, hatta ömürler boyu,
Sohbetler, kahkahalar, dertleşmeler, el vermeler, paylaşmalar, yemeler içmeler, 

Esas danslar,
Esas,
Her yerinden her yerimizden atlaya zıplaya geçen, bazen seni havalara sıçratan bazen en derinlere çeken,
Sevgiler,
Hep yunuslar gibi değil mi…
Çığlıklar atıyorlar sevinç içinde yunuslar gibi.
O iki gün nereme dönsem, nereyi koklasam, nereyi çeksem içime her yer, her renk, her ses, her tat,
Sevgiydi.
Gülümsüyorlar sana her kuytu köşede bile her an her yerde yunuslar gibi.
Yağmur bile ilk defa bu kadar sevgiyle yağdı muhtemelen o iki gün yemyeşil otların, ağaçların üstüne.
En minnağı bir yaşında,
En kocamışı altmış beş yaşında,
Otuz kişiden fazla insan.
Her biri,
Nevi şahsına münhasır,
Tam da yunuslar gibi,
Bir tanesi benzemez bir diğerine.
Her bir yunusu bir diğeri ile aynı sananlarsa,
Sevmeyen sevmeyi beceremeyenlerdir, sevmeyenler çok aynıdırlar çünkü.
Sevgisizlik çok aynıdır çünkü.
Seven insanlarsa,
Ayrı ayrı.
Her biri,
Nevi şahsına münhasır,
Her bir başka sever çünkü.
Her biri bir başka sevilir çünkü.
Her biri bir diğerini,
Her biri,
Önce kendini sever çünkü. Kendini sevmeyenlerse hep aynı.
İki günde,
Üç doğum günü kutladık.
Burçin 60 oldu, Erdal 63, Simge 29.
Ali en gencimiz onun yaşı bir henüz, o ne oldu, ne oluyor pek bilmiyor, o yerlerde oynuyor sadece.
Ben elli sekiz yaşımdayım.
Bense ne olduğumu iyi biliyorum amma.
Neyin beni çok mutlu ettiğini,
Neyin içinde huzur bulduğumu,
Neyin içinde içimin kabardığını,
Neyin içinde ömrümü tamamlamak istediğimi çok iyi biliyorum amma.
Yunuslarla birlikte,
Bir yunus gibi,
Bir sıçrayarak göklere,
Bir dalarak engin derinlere,
Sevgi ile,
Sevgiyle,
Tamamlamak istiyorum ömrümü.
Bazen, çok nadiren bir kelime duyarsın aniden,
Bir roman çıkar o kelimeden.
Burçin,
Yunus,
Dedi o gün,
Çok,
Sevgi,
Çıktı,
İçinden.
Altıngül’e…
Murat Denizel

Hiç yorum yok: