Bir an
düşünün bu ülkenin Ege'si ile İstanbul’u olmasın. Ne renk kalır geriye?
Söyleyeyim, siyah gri kahverengi lacivert biraz da bej. Çek Ege ile İstanbul’un kızlarını geriye mesela, ne kıkırdama
kalır, ne fingirdeme, ne kırıtma, ne kahkaha, ne işve ne cilve. Tahammülü zor bir
ağırbaşlılık gelir yaşama. Hem de gereksiz.
Kadını
erkeği bütün ülke solar hafiften aşktan yana,
Donuklaşır,
Keyfi kaçar.
Alınmaca
yok, öyle.
Ege ile
İstanbul.
İkisi de fütursuz
aşkı temsil etmişler,
Var
olduklarından beri çünkü içinde acıları barındırmayan, neşeli.
İkisi de
sevgiyi sevişmeyi temsil etmişler daralmadan daraltmadan yaşamı.
Hele Ege,
Çıplak,
Aşktır,
Ve de,
Seksi,
Aşktır Ege.
Deli aşktır hem
de Ege.
İstanbul,
Derin aşktır
bak, ağır edebi falan, raconlu falan.
Ege’yse,
Çılgın akan
köpüren kabaran hesapsız kitapsız sınırsız,
Aşktır.
İstanbul
hanımefendi takılır aşklarda. Süzüm süzüm,
Göz süzer
sevişir,
Ege,
Her an
aşktır,
Anında,
Orada,
Hemen.
Seksi sever
Ege.
Ege’nin
vakti yoktur aşkta vakit kaybetmeye.
Hemen olsun
ister. Hemen bitsin ister. Hemen başlasın ister. Hemen yaşansın ister. Hemen
insandır Ege çünkü, ölçüp biçmeden.
Beklemez yok
gün doğacakmış,
Yok
batacakmış,
Hiç.
Ki,
Her şey
bekler Ege’de hep aslında. Bekleyeme dayanamazsan sende gitme Ege’ye. Hele işse
güçse konu. Eziyettir işle güç Ege’de, bekler hep.
Keyifse,
Hiç,
Beklemez
Ege’de. Anında.
Her an her
yerde. Tada tada yaşamı. Ağız tadıyla dolu dolu hem de.
O yüzden
şarabın en iyisini hem üretir hem de içer Ege. Yudum yudum içtiği gibi hayatı, aynen. O yüzden bin
çeşit otu bin türlü yerleştirir masaya hani hoşluk olsun diye.
Özgürdür
özgürlüktür Ege.
Hesap
vermez.
Danışmaz
akıl almaz,
Dikine
gider,
Dikine dikine aşkı uğruna sevgisi uğruna. Plansız
programsız yaşamayı sever o yüzden Ege.
Neye aşık
olacağını neyi seveceğini o bile bilmez,
Ne zaman,
Nerede.
Yeter ki,
Yüreğine düşsün
Egelinin o gün orada o yerde.
Yeter ki
sevsin.
Yürür gider
bedeli ne olursa olsun. Kadın erkek memleket ot börtü böcek hiç fark etmez,
İçinde yürek
olsun yeter. Ki yürek güzel olduğundan,
Güzeli sever
Egeli.
O yüzden
güzeldir kadınları Ege’nin. O yüzden hep güzel kalırlar.
Ve de,
O yüzden ancak,
Güzelsen
yakışırsın Ege’ye.
Her tarafın
güzel olacak illaki.
İçin dışın.
Ki,
İttir Ege
bak ha...
Kızar çoşar
kırar döker dağıtır,
Sonra,
Süt liman ortalık. Üşenir devamına. Manasızlığa tahammül edemediğinden.
Gönlü
geniştir Ege’nin.
Zenginde.
Ha bire
affeder o yüzden.
Ha bire
barış ister o yüzden. Sevmez huzursuzluğu, huzursuzluk çıkaranı.
Dalgasını
geçer,
Matrağa
alır,
Dünya
yıkılsa. O yüzden uzatır ayağını yan gelip,
Tadını
çıkarır hayatın.
O yüzden,
Tatlıdır
tatlı gelir yaşam Ege’de.
Gevşektir.
O yüzden
gevşersin Ege’de.
Dertler bile
yeteri kadar dert gibi değildir Ege’de. İllaki yırtarsın bir yerinden. Sırıtırsın
sevimli.
Yırtamasan
da,
Yırtmışcasına
dalarsın yaşama her an her yerinden.
Fütursuzdur
Ege.
Dinlemez.
Takmaz.
Ne kanun ne
kural.
Kendi kanunu
kendi yazar, kendi kuralını kendi koyar,
İster
uyarsın kucaklar seni,
Uymazsan da
tanımaz iplemez seni. Yok sayar seni.
Bildiğinden
sevdiğinden inandığından öte hiçbir şeyi iplemez Egeli.
İsyankar
değildir,
İplemediği
için,
Uğraşmaz
isyanla misyanla.
Kafaya
koyar, koydu mu da,
Yapar.
O yüzden
efesi vardır zaten kafaya koyan.
İsyan
etmeden isyan çıkarmadan,
Zarifçe
dağlarda seken,
Gezen, attı
mı tepesinin tası amma,
Kafayı da koyan.
Koyar adama
çakar o yüzden Egeli. Efedir efelenir Egeli,
Geldi mi
vakti zamanı doldurdun mu miadını dolunca miadı.
Çaktı mı da
fena çakar amma haa…
Kodumu da oturtur amma haa...
Bu yüzden sıkar
mermiyi düşmanının yobazlığın önüne
atlayıp hem de tek başına hem de öleceğini bile bile.
İnatçıdır
haa…
Hele aşksa
mevzu,
Hele
toprağıysa mevzu,
Hele
özgürlüğüyse mevzu,
Fena çakar
Ege’li bak.
Tersine
gelmeyeceksin. Bedel medel hesap etmez Egeli.
O yüzden
ağıt yakmaz ölenin ardından. O yüzden kavrulmaz kavurmaz onu ölüm.
Ağlar
sadece,
Özler
sadece,
Sonra,
Sarılır
hayata dalar yaşamın göbeğinden içeri,
Severek
yeniden,
Yeniyi.
Kıpırdaktır
o yüzden Egeli.
Bu yüzden sallanır durur toprağı bile ha bire,
Toprağı bile
sevmez,
Kıpraşmadan
yaşamı.
Bir öyle
sallar bir böyle sıkılırsa üstüne binmişleri binenleri.
Toprağı
gibidir insanları Ege’nin, ya da insanlarına benzemiştir toprağı da Ege’nin,
O yüzden,
Binersen
üstüne abanırsan hayatına,
Hapsedersen
onu,
Monotonluğun
bağnazlığın durağan hapishanesine,
Dayanamaz
sıkılır,
Hemen silkelenir,
Atar
sırtından tepesinden ağır geleni ağırlaşanı bakmadan gözünün yaşına bir an bile.
Bu yüzden,
Bencildir
Egeli.
Kendi için
yaşar bir tek, kendi gibi. Ha bir de kendi gibi olanlar için yaşar. Ha birde
insanca olan her şey için yaşar. Ha birde sevmeyi bilen sevilesi her şey için
yaşar.
Kendini
sever yani Egeli.
İnsana
bakmayı da sever, insana değmeyi de,
İnsanı
konuşmayı da.
Anlatır
Egeli.
Amma ne
anlatma. Kazanlar kaynatır fokur fokur. Dedikodu zannedersin tanımazsan bilememişsen
Egeliyi. Ki, o bilmeyi sever bildiğini anlatmayı sever ve de ne derse ne
yaparsa yapsın hepsi,
Sevdiği içindir,
İnsanı.
Küsüşür o
yüzden. Küstüğünü de merak eder nedir halleri diye küste olsa sevmişse eğer. E dedik ya, sevgi olmazsa yok
say sen Egeliyi diye.
İnsanla
yatar insanla kalkar o yüzden Egeli. İnsan yatar insan kalkar Egeli.
Yeni olacak
amma bak ha...
Her şeyin
yenisi.
Hep,
Daha da
yeni,
En yeni,
En
duyulmamışı en konuşulmamışı en denenmemişi sever.
O yüzden,
Çağın önünde
gider ve de hep gitmiştir Egeli.
Çağı
yakalamak için koşturmaz,
Çağ,
Hep yakalamaya
çalışmıştır Ege’yi.
Muzip,
Bir kaşiftir
aslında, keşfetmeye doymayan doyamayan.
Keşfettikçe,
Arınan
arınmış yobazlığın gericiliğin her türünden her nevinden.
Haylaz
çocuğudur bu ülkenin Egeli.
Evin
neşesidir.
Tek huzur
bulduğu da,
Aileden,
İstanbul
kardeşi.
Bu yüzdendir
çıkınca Ege’de ki evinden İstanbul’a gelir,
Hiç mi hiç
düşünmeden. Bu yüzden,
Çıkınca
İstanbullu da İstanbul’da ki evinden,
Ege
kardeşine gelir hep özleyerek her seferinde yeniden.
İstanbul’da
güzeli sever çünkü.
Aşkı da.
Ege’yi de.
Gericiliğe
yobazlığa bağnazlığa karşı,
Çağ dışı
yaşama karşı,
Sibobudur
Ege İstanbul’un,
Tatlı
şımarık kardeşidir,
Ege,
İstanbul’un.
Ve de,
Hiçbir zaman
unutmayacaksın ki ve de hep hatırlayacaksın ki,
O yüzden bu
yüzden şu yüzden geç ne yüzden diye soruyorsan zaten, hiç bilememişsin sen Ege'yi,
Ne yaparsan
yap et bu ülkede,
Kızdırmayacaksın,
Ege’yi. Egeliyi.
Zor kızar, amma kızdı mı fena kızar.
Bak sevmiyorsa
eğer zaten seni döner arkasını gider, ki yırttın demektir, şanslısın demektir.
Yok eğer ki
düşmüşsen gönlüne bir kere bir kez,
Hele konu
aşksa özgürlükse medeniyetse,
Hele,
Memleket
meseliyse,
Hele bir de koymuşsa
o efe kafasına, eğriyi düz edene kadar
savaşmayı,
Sabah demez akşam
demez yemez içmez,
Yakar
gerekirse o şehri bir kez daha,
Kaçamazsın
kaçırmaz da seni bir yere,
İllaki
kıstırıp bir yerde,
Adam edene
kadar,
Yatırıp bir
köşeye hem de evire çevire,
Çok,
Fena,
'Sever' adamı,
Egeli.
Çok hem de.
E normal,
Dedik ya,
Ege,
Seksi sever
diye...
Hep aşktan sevgiden
olacak değil ya,
Arada bir,
Hayır olsun
diye de…
Memlekete…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder