15 Ekim 2012 Pazartesi

Bİ Şİ OLMAZ ABİ

Kurbanlıkları getirdiler. Her yerde kurban pazarları. Pis. Sefil. Kokuyor. Hastalıklara açık. Gözü rahatsız edici. Gayri medeni. Sağlık açısından tehlikeli. Saygısızca hem hayvana hem insana hem inançlara hem inanmayanlara hem yaşama. Ya onlar Türk ya ben. Ya onlar Müslüman ya da Kuran yalan.

Emniyet kemerini sürekli kilitli tutuyor, uyarı sinyali ötmesin diye. Bi şi olmaz abi.
Sarı renk trafik lambasında geç demek. Hatta kırmızının ilk birkaç saniyesi de. Bi şi olmaz abi.

Şaka gibi amma gaz kaçağını çakmağı ile yakıp kontrol ediyor. Bi şi olmaz abi.
İnşaat yapıyor  demirden çimentodan malzemeden çalıyor. Bi şi olmaz abi.

Lastik kabak olmuş, üstüne giydirme yapıyor  başka lastikten. Bi şi olmaz abi.
Maç kazanıyor  düğüne gidiyor,  çıkarıyor  tabancayı etrafa ateş ediyor. Bi şi olmaz abi.

Elinde telefon yollarda  otobanda gaza basıyor son sürat. Bi şi olmaz abi.
İçip  içip  geçiyor  direksiyonun başına polislerden kaça kaça eve varmak istiyor. Bi şi olmaz abi.

Sinyal aksesuardır arabada. İstediği tarafa geçiyor dönüyor istediği an sinyal vermeden. Bi şi olmaz abi.
Arabasını dükkanını yıkıyor. Pis sular yola. Çöpünü atıyor sokaklara. Bi şi olmaz abi.

Çukurlar kazıyor  her yere her yola, hiçbir veya yeterli işaret koymadan uyarıcı. Bi şi olmaz abi.
Herkes kasap herkes alıyor eline satırı bıçağı alıyor altına kurbanı kesmeye kalkışıyor. Bi şi olmaz abi.

Herkes doktor herkes avukat. Ehil olmadığı konularda akıl satıyor ona buna kendine. Bi şi olmaz abi.
Türk isen,

Müslüman isen,
Bi şi olmaz diye çıkılır yola amma,

O,
Bi şi de olur genelde.

O gün olmazsa bir başka gün olur amma illaki.
Ona olmaz komşusuna akrabasına olur illaki amma.

İllaki olur amma.
Sosyal hayattan tut, siyasetten tut, sağlıktan tut, eğitimden tut, trafikten tut, ticaretten tut, insan ilişkilerinden tut, hukuktan tut,

Hep bi şi olmaz abi.
Ki,

Oluyor,
Ki,

Yine de umurlarında değil insanların. Ne bir ders çıkarılıyor ne de tedbirler alınıyor.
Yamuk yumuk bir hayat sürülüyor sonuç itibariyle.

Yaşın kurunun yanında çıtır çıtır yandığı hem de.
Yaşlara bakıyorum,

Bir de,
Kurulara,

Ya yaşlar Türk,
Ya kurular.

Ya yaşlar Müslüman ya da kurular.
Hem yaşın hem kurunun,

İkisinin de Türk ve Müslüman olması mümkün değil.
Müslüman olmayan Türkler var.

İçlerinde dostlarım arkadaşlarım var. Geldim bu yaşıma hiç duymadım,
Bi şi olmaz dediklerini.

O bi şi olmasın diye neyse yapılması gerekenler yaparlar titizlikle hem de.
Diyorum ki demek hikmet Müslümanlıkta bi şi olmaz abilerden yana.

Ki,
Müslüman Türk dostlarım arkadaşlarım var.

Onlarda alıyorlar tedbirlerini onlarda titizlikle özeniyorlar her şeye.
E Türklük cephesinde de tereddütlerim kalkıyor bu sefer ortadan. Çok belli artık,

İki türe ayrılmış yaşıyoruz bu topraklarda.
Türkü Müslümanı her tür dinin mensubu hiçbir dini olmayan tam harman.

Yaşıyor muyuz,
Yaşamaya mı çalışıyoruz belli değil.

Uçurum gittikçe açılıyor.
Her yönünde hayatın.

Zor kısmı,
Yaşlar yüklenmiş durumda. Azınlıklarda zaten. Artık. Daha doğrusu azınlığa düştüler artık.

Kuruların,
Durumları iyi. Günlük anlık yaşamda keyifleri gıcır.

Onlar bi şi olsa da devam ediyorlar mutlu mesut yaşama. Gelişim bu olsa gerek.
Zeki bir milletiz. O yüzden bi şi olmaz diyoruz her şeye ha bire. Zekamıza güvenip.

Akılsız bir milletiz o da kesin. Bu yüzden o bi şiler oluyorlar hep.
Bu yüzden akıllılar, aklın yoluna baş vuranlar için çok zorlaşıyor bu topraklarda yaşam gittikçe.

Duygusal zekaysa,
Hiç mi hiç yok kurularda. Yaşlardaysa  mevcut laikiyle.

Hem akıllı hem de duygusal zekaya sahipsen,
Acı çekerek yaşamaya,

Alışman lazım bu ülkede.
Yaşamın değerini fark etmeden edemeden hayatlarını sürenlerle,

Yaşamı en büyük değer olarak görenler,
Ya,

Aynı yolları aynı apartmanları aynı iş yerlerini aynı şehirleri kasabaları aynı memleketi kullanmaya alışacaklar,
Ya da bir gurup insan toplayacaklar  tası tarağı ya dağda ya deniz kenarında henüz keşfedilmemiş köyün birine göçecekler,

Ya da yallah başka bir ülkeye.
Yani ya şehrini evini terk et, ya da ülkeni.

Yapamıyor musun hiç birini,
Aklını kaybet o zaman.

Düzelir mi?
Katiyen.

Bu uçurum genişler derinleşir yaşlarla kurular arasında amma kapanmaz.
Ha belki bir gün,

Belki beş on kuşak sonra,
Belki o da.

Fevkalade can sıkıcı olmaya başladı yaşam her yönünde her an bu topraklarda,
Yaşların arasından birileriysen eğer.

Doğruyu görüp doğruyu anlatmana göstermene rağmen eğride yanlışta ısrarcı olanların arasında içinde yaşama mahkum edilmek kadar ızdırap verici bir hayat tarzı olamaz.
Memleketin bu hale gelmesine hayret edenlerde yaşlar zaten. Kuruları dinliyorum onların sohbetlerini her yerlerde, toplu taşıma araçlarında özellikle,

İnanılası gibi değil.
Memnunlar hükümetten.

Övüyorlar hükümeti. Gerçekten inanarak konuşuyorlar. İnançla. Akılla değil.
İnanılası gibi değil amma böyle. Ha aynı kurular sonrada işsizlikten parasızlıktan hastanelerde başlarına gelenlerden eğitimden savaş ihtimalinden pahalılıktan şikayet ediyorlar.

Paradoksa bak sen.
Övdüğünden şikayetçi olduğunu fark edemeyecek kadar şiddetli bir akılsızlık hüküm sürüyor. Aynı şiddetle de akılsızca bir inanç.

Şikayet ettiklerini övüyorlar. Zarar gördüklerine inanıyorlar.
Kader olarak görüyorlar akıl yoluyla engel olacakları sıkıntıların nedenlerini. Aklın değil inançlarının doğrultusunda. Sonrada boyunlarını büküp kaderin karşısında,

Övdüklerinin yolunda ilerliyorlar inatla. İnançla.
Bi şi olmaz abi diye diye,

Kaderin getirdiğine inandıklarına razı yaşayıp gidiyorlar. Bazen de ölüyorlar. Kader diye. Bazen sefalete düşüyorlar kader diye.
Aynı kaderle,

Savaşa giriyorlar. Aynı kaderle para kazanmaya çalışıyorlar. Aynı kaderle direksiyonun başına oturuyorlar.
İşin,

En kritik noktası ki, işin esası zaten. Aynı kaderle,
Çocuk sahibi oluyorlar.

Kaderle gelen çocuklarda kaderine razı insanlar oluyorlar büyünce böylece.
Hep kader.

Ne kadermiş bu yahu bu toprakların kaderi. Yani akılla bir türlü tanışılamaması.
Kaderlerini kendi akıllarıyla kendileri yazarak yaşamak isteyenlerle,

Yazıldığına inandıkları,
Kaderi,

İnançlarıyla yaşamaya çalışanlar harman olmuşlar yaşıyorlar bir arada.
Birileri,

Kişisel gelişimlere girişimler peşinde nasıl daha da insan olurum diye duygusal zekalarını akıllarını zorlarlarken sonuna kadar,
Ve de ne pahasına olursa olsun değil. Pahası önemli. Her türlü canlıya her türlü düşünceye inanca sevsin sevmesin,

Saygı en büyük pahayken.
Birileri de,

Gelişim kelimesinin ne manaya geldiğinden bile bi haber.
Birileri için gelişim en büyük değer ve olmazsa olmazları,

Birileri içinse gelişmek demek para kazanmak sadece. En büyük değerse o şeyi de edinmiş o şeye de sahip olmuş olmak demek. Ne pahasına olursa olsun amma.
En son tek tanrılı dindir Müslümanlık. Yani daha da tekamül etsin insanlık diye indirildiği iddia ediliyor Kuranın.

Ha bir de,
Türk önde Türk ileri diye de marş var.

Tekamül etmiş tek tanrılı din buysa insanlık için,
Nedir bu baskıcı insan hayvan doğa düşünce haklarına saygısızlık ve acımasızca baskı? Nedir bu yaşama karşı düşmanlık?

Türk hep önde Türk ileriyse,
Nedendir bu şiddetle akıldan uzaklaşmak yönünde inat ve her geçen gün evrensel doğrulardan fersah fersah geriye düşmenin gerilemenin nedeni?

Bi şi olmuş.
O bi şi çoktan olmuş hem de.

O bi şi oluyorum diye bağıra bağıra gelmiş onlarla yıldır bu memlekete. Hatta bu gezegene. Belki de hep vardı.
O bi şi bağıra bağıra yerleşmiş yüz yıllar içinde tek tanrılı son dinin damarlarına. Hatta tüm dinlere.

O bi şi olmuş çoktan,
Kuruların arasında yanan yaşlara,

Abi.
Çok iş var yapılacak çok. Yaşsan eğer. Ne uyku ne dur ne durak. Ne sabah ne akşam. Yap yap bitmeyecek kadar çok işi var,

Yaşların.
Ki,

Yaşların arasına karışmış,
Kurular kadar yaşamı çekilmez hale getiren bir tür kurular daha var ki,

Onlarda,
Tuzu kuru olanlar.

Ne yaş ne kuru onlar için hiç fark etmiyor. Onlar içinse varsa yoksa gemileri yürüsün. Yürüsün de yelkenleri kim şişirirse şirirsin.
Ne pahasına olursa olsun.

Memleket ülke işleri çoktan iflas etmiştir.
Din işleri de.

Ne memleketler arasında ne kültürler ne düşünceler ne inançlar ne dinler arasında,
Sınır falan kalmamıştır artık.

O bi şi olmuş abi.
O bi şi,

Yaşamın değer biçilmez pahasını fark edip kişisel gelişim için her türlü değerleri ile girişimlerde bulunanlarla,
Hiçbir şeyi fark edememişlerin,

Gittikçe birbirilerinden kopuyor olmasıdır.
Cinsi ırkı kültürü düşüncesi inancı kanı rengi yaşı ne olursa olsun hepsi bir arada, daha da daha da insan olmak için çok büyük bir çaba sarf eden barışçıl insanlarla,

İnsanları hatta hayvanları hatta doğayı bile, hatta yaşamın tamamını,
Cins ırk kültür düşünce inanç kan renk yaş diye bölüp bölüştürüp sadece güç ve para peşinde koşanlar,

İnsanımsılar,
Diye artık net olarak bölünmüş olmamızdır o bi şi,

Abi.
Bi şi olmaz diye diye o bi şinin olmasına neden oldu insanoğlu,

Abi.
Ve de hep ızdırap çekenler ve de hep üzüntülere boğulanlar gelişirler. Haksızlıklara isyan edenler gelişirler hep. Öyle insan ruhu.

Izdırap çekenler belli. Üzüntülere boğulanlarda. Haksızlıklara isyan edenlerde.
Yani yanmayacaklar belli bir gün. Yani yaşlar.

Bu gezegen bu evren yaşlara kalacak sonunda. Ve de yanmayacaklar hiç. Tam insanlığın ataları olacaklar.
Çünkü,

Kurular kendilerini yakacaklar zaman içinde. Bi şi olmaz abi diye diye.
Tuzu kurulara ne olacak bilemem bak. Galiba,

Onlar hep yaşayacaklar hep var olacaklar.
İnsanımsıların ataları olarak kalacaklar. Onlara nasıl ki gezegen bile yetmiyor şimdilerde, bir gün galakside yetmeyecek evrende.

Onlara hiçbir şey yetmeyecek hiçbir zaman. Karanlıklarda hep yeni hep daha da yeni ışıklar peşinde o ışıkların yollarında ne pahasına olursa olsun hep edinmeye çalışacaklar. Her şeyi. Hep.
Tam insanlarsa,

Kendi küçük dünyalarında yıldızlaşacaklar gün be gün. Her biri bir yıldız olacak her biri ışık olacak.
Bazen çok parlayan bazense az da olsa.

Aynen şimdi ki gibi aslında.
Ve de,

Karanlık gökyüzünde parlayacaklar hep.
Aynen şimdi ki gibi aslında.

Güzel insan olarak, insanca tam insan olarak yaşayan yaşamaya çalışan tüm yıldızlar adına,
Tüm yıldızlara,

Sevgilerimle.
Devaam göz kırpmaya.

Karanlıklarda.
Karanlıklara rağmen hem de. Manası o zaten ışığın. Karanlıkların nedeni de.

Işığınız bol olsun hep.
Devaam…

Parıldamaya da.

Hiç yorum yok: