O kontak
elektrikten kaynaklanmıyor. O kontak akıllarda atmış zamanında. Akıl kontağı
atmış insanlardan oluşan bir toplumsa önce kendi yaşamını yakıyor, tarihi
binaları yakmadan evvel. Elektrik dediğin teknik bir konu. Tabii ki atarda
kontağı. Amma o kontak attığında etrafı yakmasın diye üretilen çözümleri akıl
edip uygulaman gerekiyor önce.
İnsanlığa bakma amma.
Ömür kısa sonra vaktiniz kalmaz,
Boşuna ümitlenmeyin boşuna hayallenmeyin,
Akıllarla
üretilmiş çözümleri uygulamaya almaksa,
Akılları
kontak yapmış,
İnsanların
aklına gelemiyor maalesef.
Akıllarda
atmış o kontak yüzünden bu toprakları da, bu topraklarda var olanı yaşamı da,
Yaktık biz
zaten sekiz yüz yıldır.
Kontağı
atmış akılların bu topraklara göçleriyle başlayan akılsızlık süreciyse hala devam ediyor.
Bizler bu
sekiz yüz yıllık sürecin bugünlerine denk gelenleriyiz. Tek farkımız o günlerde
yaşayanlardan, bizlerin bugünleri yaşayanlar olmamız sadece.
Aklı kontak
yapmamış tek insan Atatürk’ün,
Ve de,
Bu ülkeden
kaçmış gitmiş bilim ve sanat insanlarının haricinde veya kaçıp gitmeyip,
Bu
topraklarda kalmaya inat edip, var olan akıllarını da yitirmek pahasına
mücadele etmişler haricinde,
Ne kadar
insan varsa her meslekten her kültürden her yaş grubundan hepsi birbirlerinin
kopyası, hepsi birbirlerinin aynısı.
Tarihi binalar
yanınca sürmanşet haber oluyor televizyonlarda gazetelerde.
Göz önünde
ya.
Amma,
Bor madeni
altın madeni bu gezegenin en muhteşem vadilerini dağlarını asidiyle
kavurunca haber bile olamıyor.
Geçtim bor
madenini altın madenini nükleer santralleri baz istasyonlarını,
İstanbul’un
burnunun dibi Ömerli Riva arasında maden arama ruhsatı ile yıllardır taş ocağı
çalıştıran, Avrupa’nın bu yüzyılda hala varlığını sürdüren nadir doğal
ormanlarını yok eden onlarla işletmeden de kimsenin haberi yok.
Hatta o
orman alanında ki köylerde yaşayan insanlara kanseri nasıl da
yaygınlaştırdıklarından da o işletmelerin.
Geçtim yanan
tarihi binalardan,
Git bak
Boğazın sahillerine Haliç’e, rıhtımların kenarlarında birikmiş o pisliği
görünce zaten anlıyorsun toplum olarak nasıl da akıl kontağımızın atmış
olduğunu.
İşgallere
bak mesela. Devletin arazilerini.
Kaçak
binalara bak.
Trafik
kazalarına bak.
Kız
çocuklarına bak okula gönderilmeyen.
Dayak yiyen
tacize uğrayan kadınlara bak.
Dindarım
diye geçinip devleti sağını solunu soyanlara bak.
Tecavüzü tahrik
ediyor diye hak sayanlara bak. Esas tahrik olanlara bak sen kadını görünce.
Kaçak
elektrik kullananlara bak.
Tarım
arazilerini imara açanlara bak.
Dünyanın en
çirkin binalarını en olmayacak yerlere dikenlere bak.
İki üç
şeritli caddelerin hatta neredeyse sokakların üstünde açılan dev gibi iş
merkezlerine alışveriş merkezlerine bak.
Siyaseti
kullanarak zengin olanlara bak.
Hesabını
kitabını yapmadan alışveriş yapıp borç bataklarına batanlara bak.
Rüşvetleri
verenlere alanlara bak.
Özelleştirmelerde
ki rantlara bak.
2B ye de bak
esas mesela.
Deprem
bölgesi bir ülkenin imar kanunlarına ve de o kanunları uygulayanlara denetleyenlere bak.
Dere
yataklarına kurulan semtlere bak.
İki de bir
sökülüp ha bire yenisi yapılan kaldırımlara bak.
Üfürükçülere
olan güvene bak.
Her geçen
gün çağın daha da gerisine düşen yaşam kalitesine bak.
Esas yaşam
kalitesinden ne anladığımıza bak.
Yargı
sistemine de bak mutlaka.
Gencecik
yaşında emekli olup yan gelip yatıp çalıştığı süreden fazla devletten maaş alanlara bak.
Bu
topraklardan çıkmış siyasetin liderlerine de bak esas mesela.
Eğitim
ve sağlık sistemlerine bak.
Vergi
sistemine bak.
Kayıt dışı
ticarete bak.
Batı
ülkelerinin bu topraklar üstünde gözlere soka soka çevirdiği dolaplara bak.
Sanatla olan
ilişkilerimize bak.
Tiyatroya
operaya konserlere giden insan sayısına bak.
Kültüre
bilime olan merakımıza bak.
Hobisizliğimize
bak.
Öğrenmeye
okumaya gelişmeye olan düşkünlüğümüze bak.
İki de bir
değişen anayasaya bak.
Özgürlüklere
bak.
İnsan
haklarına bak.
Hayvanlarla
doğayla kurulan ilişkilere bak.
Cep telefonuyla
ve web sitelerinde geçirilen sürelere bak.
Televizyon
programlarına da bak. Dizileri hele hiç ihmal etmeden.
Futbola ayrılan
saatlere bak.
Para esası
üzerine kurulu kadın erkek ilişkilerine bak.
Esas paranın
toplum içinde ki önceliğine bak.
Sevgi ve
aşktan ne anladığımıza bak.
Bak dur.
Aklına ne gelirse bak.
Bak.
İçlerinden
sadece biri bile yeter ne mene akıl kontağı atmış insanlardan oluşmuş bir
toplum olduğumuzu anlamaya.İnsanlığa bakma amma.
Kendimizi
yaka yaka gelmişiz,
Kendimizi yaka
yaka da devam ettiriyoruz hayatımızı bu topraklar üstünde.
Yaka yaka da
devam edeceğiz.
Yaşamı yakmaya
başladın mı bir kez,
Yaşamı
içinde sürdürdüğün binaları yaksan ne olur yakmasan ne.
Çoktan
tutuşmuş ve de yüz yıllardır bu topraklarda yanmakta olan yaşama bakacağına
esas,
Sen git,
Yanan bir bina
üstüne yapılan yayınların konuşmaların görüntülerin karşısına geçip, saatlerce o ekrana boş boş
bakan bir topluma bak esas.
Zaten yeter.
Hangi aptallığı
yazmalıyım bilemiyorum artık.
Aptallıklar o
kadar çok ki,
Zaman yetse dahi,
Yazacak takat
kalmadı takat yok.
İsterse laflarım
yaksınlar beni,
Benim de kontağım
attı sonunda,
Derim ki,
Dalganıza bakın,
Eğlenin gülün
gününüzü gün edin,
Bari
kendinizi yakmayın,Ömür kısa sonra vaktiniz kalmaz,
Boşuna ümitlenmeyin boşuna hayallenmeyin,
Bu milletten herşey olur da,
İnsanlık adına,
Bir bok
olmaz.İnsanlık adına,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder